Felsefece
"Düşün, Sorgula, Anla."
sokrates
Sokrates

Sokrates Kimdir?

Sokrates (Grekçe telaffuz: [soˈkra.tis]; Grekçe: Σωκράτης, romanize: Sōkrátēs), Batı felsefesinin kurucularından biri olarak kabul edilen ve ahlaki düşünce geleneğine öncülük eden Atinalı bir Yunan filozoftur. Hiçbir yazılı eser bırakmayan Sokrates'in düşünceleri, büyük ölçüde öğrencileri Platon ve Ksenofon'un aktardığı diyaloglar aracılığıyla günümüze ulaştı. Bu anlatılar, Sokrates ve muhataplarının bir konuyu soru-cevap tarzında irdeledikleri diyaloglar şeklinde yazıldı ve Sokratik diyalog adı verilen bir edebi türün doğmasını sağladı. Sokrates hakkında birbirinden farklı ve çelişkili anlatımlar bulunduğundan, onun gerçek düşüncelerini tam olarak belirlemek zordur. Bu durum, felsefe tarihinde "Sokratik problem" olarak adlandırılır. Sokrates, yaşadığı dönemde Atina toplumunda oldukça tartışmalı bir figürdü. MÖ 399 yılında, "dinsizlik" ve "gençleri yozlaştırmak" suçlamalarıyla yargılandı. Sadece bir gün süren mahkemede suçlu bulunarak ölüm cezasına çarptırıldı. Son günlerini hapishanede geçirdi ve kaçması için yapılan teklifleri reddederek, baldıran zehri içerek hayatına son verdi.

Platon'un diyalogları, Sokrates'in antik çağlardan günümüze ulaşan en kapsamlı anlatıları arasındadır. Bu eserlerde Sokratik yaklaşımın, epistemoloji ve ahlak felsefesi gibi alanlardaki uygulamalarını gözler önüne serer. Platon'un eserlerinde yer alan Sokrates figürü, adını "Sokratik yöntem" ve "Sokratik ironi" kavramlarına verdi. Sokratik sorgulama yöntemi, yani elenchus, kısa sorular ve cevaplar üzerinden ilerleyen bir diyalog biçiminde şekillenir. Platon'un diyaloglarında, Sokrates ve muhatapları genellikle bir erdem veya soyut bir kavram üzerine tartışarak konunun farklı yönlerini inceler. Ancak sonunda, başlangıçta bildiklerini sandıkları şeyi aslında tanımlayamadıklarını fark ederek çıkmaza girerler. Sokrates, kendisini tamamen cahil olarak tanımladı ve "tek bildiğim şey, hiçbir şey bilmediğimdir" dedi. Bununla birlikte, cehaletinin farkına varmanın felsefi sorgulamanın ilk adımı olduğunu ima etti.

Sokrates, kendisinden sonraki antik çağ filozofları üzerinde güçlü bir etki yarattı ve bunu modern çağda da sürdürdü. Ortaçağ ve İslam alimleri tarafından incelendi ve İtalyan Rönesansı düşüncesinde, özellikle de hümanist hareket içinde önemli bir rol oynadı. Søren Kierkegaard ve Friedrich Nietzsche'nin eserlerinde de görüldüğü üzere ona olan ilgi kesintisiz olarak devam etti. Sokrates'in sanat, edebiyat ve popüler kültürdeki tasvirleri, onu Batı felsefe geleneğinde yaygın olarak bilinen bir figür haline getirdi.

Sokrates'in felsefi yaşamı

Sokrates felsefesinin ana temalarını ele alan başlıca kaynak Sokrates'in Savunması adlı diyalogdur. Bu diyalog Sokrates hakkında açılan dava sonrasında Platon tarafından kaleme alınan bir felsefi başkaldırıdır. Bu eser, Sokrates'in felsefi yaklaşımı uyarınca sürdürdüğü yaşamını sergiler. Sokrates yaşam tarzını ve yaşam tarzı nedeniyle sahip olduğu güçlü düşmanlıkları sergilemek amacıyla dostu Khairephon'un Delphoi Tapınağı kâhini Pythies'e kendisi ile ilgili ziyaretini aktarmayı gerek görür. Khairephon, kâhine Sokrates'ten daha bilge birisinin bulunup bulunmadığını sorduğunda kâhin, ondan daha bilge birisinin bulunmadığını söyler. Bu bilgiyi alan Sokrates önce şüpheye düşer, çünkü hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Ama tanrı yalan söylemeyeceği için kâhinin sözlerinin doğruluğundan şüphe etmemek durumundadır.

Böylece söz konusu kehanetin, çözülmesi gereken bir bilmece olduğunu düşünerek araştırmaya koyulur. Önce adı bilgeye çıkan politikacıya, sonra ozanlara, daha sonra da sahip oldukları Sophia ile ünlü olan ustaların ve zanaatkârların yanına gider. Onlara sorduğu sorularla, onların bilge olmadıklarını kavrar. Sokrates bunların cehaletin pençesinde kıvrandıklarını fark eder. Bu kişiler, hem bilmedikleri şeyleri bildiklerini sanmaktadırlar hem de neleri bilmediklerinin farkında değillerdir. Oysa cehaletten daha büyük bir kötülük yoktur. Sokrates bu kişilerden farklı olarak, bilmediğini bilir; tam da bu noktada o kişilerden daha bilge olmaktadır. Yani Sokrates kendi cehaletinin farkında olmak gibi insani bilgeliğe sahiptir. Yani Sokrates kendini bilmekte ve kendini tanımaktadır.

Sokrates, kâhinin söylediği sözlerin gerçek anlamını bulmak için uyguladığı sorgulama sonunda Pythies'in ne demek istediğini anlamıştır. Onların arasında en bilge olduğu doğru bir yargıdır. Çünkü kendisi hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Sokrates böylece –bilmediğini bildiğini sanan- insanlarla, gerçek bilginin tek sahibi olan tanrılar arasında aracı durumundadır. Bu konum aslında Platon'un Lysis ve Şölen adlı eserlerinde belirttiği gibi, filozofun konumudur; zaten filozof kelimesi de Yunanca philei ve sophia kelimelerinin yan yana gelmesi ile oluşturmuştur. Bu kelime başta "bilgi ve bilgelik dostu" sonra ise "bilgiye can veren, onu sorgulayan" anlamına gelmektedir. Bunun ön koşulu da bilgisizliğin bilincinde olmaktır.

Sokrates'in kendini tanı ilkesinin başlıca sebebi; her kişinin yaratılıştan iyi olduğu görüşünden gelir. Sokrates'in ahlakçı akılcılığı buna denk gelmektedir.